Verdiğimiz kısa bir aradan sonra tekrar karşınızdayız. O arada yeni yayınlanacak olan materyalleri toplayıp, hemen yayınlanabilecek olanları hazırlayıp, çeviri ve düzenlemelere başladık. Yoğun bir hafta olduğu için bir türlü bloğa yazı yazmak mümkün olmadı. Bir dahakine, kısa da olsa böyle aralar vermeyeceğimizi umarak devam etmeye çalışacağız.
Kamp Macerası
Adından da çok net ortada olduğu üzere Kamp Macerası kampta geçen kısa bir hikaye. Orijinal adı Let’s Goo Camping! Şimdi yeri gelmişken bir konuya açıklık getirelim. Çizgi romanların isimleri meselesi… Orijinale en yakın ve en doğru şekilde çevirmek niyetiyle yola çıksak da bazen gerçekten de elde olmayan nedenlerden ötürü, orijinal ismine sadık kalamıyoruz. Kamp Macerası bunun en açık örneği.
Orijinalinde yapılan bir kelime oyununu dilimize çevirmeyi tam anlamıyla başaramadık, başarabilen olursa da şapka çıkarırız kendisine, o nedenle de Kamp Macerası demek zorunda kaldık. Kelime oyunu nerede derseniz de Goo’yu gösteririz “şak” diye. Normalde, Goo değil de Go olsaydı “Hadi Kampa Gidelim” olacakken sona eklenen “O” harfi dolayısıyla kelime gitmek fiilinden çıkıp “yapışkan” kelimesine dönüşüyor ki hikayeyi okuyunca neden yapışkan olduğunu da anlayacaksınız. Biz de “Kampa Yapışalım” ya da “Yapışkan Kamp” gibi zorlama çeviriler yapmak yerine “Kamp Macerası” olarak kullanmayı tercih ettik. Daha iyi önerisi olanlar olursa lütfen bize erotikayayin@yandex.com.tr adresinden ulaşsın. İçimize sinerse hemen düzeltiriz.
Arada mail adresimizi de yapıştırmış olduk ki ciddi anlamda desteğe ihtiyacımız var bu aralar. Hem moral açıdan hem de yönümüzü belirlemek için yorumlara, önerilere, isteklere açığız. Bu konuda destek olursanız seviniriz.
Sözde yeni yayını tanıtmak amacıyla başladık yazıya ama olmadı, olamadı. Zaten hikaye çok kısa ve konuşma balonları da yok! Ama gerçekten “nefis” diye tabir edilebilecek bir hikaye çıkmış ortaya. Çok basit ve sade olmasına karşılık iç gıcıklayan ve yaratıcı özellikleriyle bir anda sizi cezbediyor. Okuyucularımızın bir kısmının beğenmeyebileceğini düşündüğümüz gibi beğenen kısımın da gerçekten hakkını vererek beğeneceğine eminiz. Çünkü çoğunlukla zihnimizden kovduğumuz ama ara sıra da olsa düşünmeden edemediğimiz bir konuyu anlatıyor.
Neyse.. uzatmayalım! İyi okumalar!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder