Crossdresser Oyunu / Çizgi Roman

Güzel bir Cumartesi sabahına başlamışken yeni ve yine diğerleri gibi ilginç çizgi roman paylaşımımızı yapma vakti geldi. İlginç olması içeriklerinden kaynaklandığı gibi daha önce pek fazla bu tip yayının ya da işin sıklıkla paylaşılmamasından kaynaklanıyor. Evet birçok erotik roman ve çizgi roman olmakla birlikte bu kadar ileri giden, daha sert yaklaşımlar sergileyen ve çeşitliliği çok olan başka paylaşım da yok diye biliyoruz. Ha eğer varsa, bu konuda bilgilendirilelim ki hatamızı düzeltip, özrümüzü dileyip, yapılan paylaşımları ayakta alkışlayalım.

Crossdresser Oyunu

Yine adını çevirmekte güçlük çektiğimiz hikayelerden biri. Orijinal adı CrossXPlay.. Yani Çapraz Oyun gibi bir manaya geliyor fakat tam da karşılamıyor, belki de karşılıyor! Bilemedik. Başka bir konuya giriş yapabilmek adına da Crossdresser Oyunu olarak çevirdik.

Hikayede, akşam eve elinde hediye ile gelen kız arkadaşın, sevgilisine yaptığı sürpriz ana konu olarak alınmış. Lakin kadının aklındakiyle erkeğin aklındaki birbirini tutmayınca ortaya seyirlik ve güzel bir çizgi roman parçası çıkmış. Yeşil tonlar rahatsız etmezse eğer keyifle okuyacağınıza eminiz.

Az önce başka bir konuya giriş yapabilmek adına demiştik, onu biraz açalım. Crossdresser ya da crossdresser’lıktan laf açmaya çalışıyoruz. Bizim gibi toplumlarda özellikle kabul görmeyecek bir durum olsa da gizli gizli pek çok kişi, aleni olarak da bazı kişiler tarafından yaşanılan Crossdresser’lık çapraz giyinme manasına geliyor. Yani Crossdresser kavramı kadın kıyafetleri giyen erkek ve erkek kıyafetleri giyen kadını simgeliyor. Her iki tarafın da bundan zevk alması merkezi konu. Fakat şöyle bir durum var ki, bir sevgili çifti içerisinde erkeğin crossdresser olup kadının olmaması gibi çok doğal durumlar da sıklıkla görülüyor. Yani kadın, kadın kıyafetleri giyen sevgilisinin durumundan rahatsızlık duymayıp bunu destekleyebiliyor. Gerçi bu noktada, erkeğin atıyoruz sütyen, dantel külot, etek vs satın alıp giymesinden sonra, ürünleri satın alan kendisi olduğu için buna kadın kıyafetleri demek ne kadar doğru o da tartışılır. Kim alırsa onun kıyafetleri olmaz mı?

Konu karışık ama ilgiye ve incelemeye değer. Biz de o nedenle Crossdresser Oyunu’nu paylaşmayı bu konuya bir borç biliriz.

İyi okumalar!

Ofiste Fantazi / Çizgi Roman

Haftanın sonuna geldiğimiz günde yeni bir çizgi roman paylaşımı ile yine buradayız. Cumartesi ve Pazar’ı keyifle geçirmenizi dilerken paylaşımlarımızın hafta sonu da devam edeceğini belirtelim. Merak edilen bir konu olarak da düz metin yayınlarına kısa bir süre ara verdiğimizi söyleyelim. Bu konuda niye sorusunun cevabı ise çok basit, metinleri düzenlemek, okumaya hazır hale getirmek gerçekten meşakkatli ve uzun bir süreç. Toparladığımız anda elimizdeki ilk materyalden başlayarak paylaşımlara devam edeceğiz. Farkındayız ki düz metinler daha çok beğeniliyor. Sağ yandaki en çok incelenenler listesinde ilk üçte Berna Tuğhan kitaplarının olmasından da rahatlıkla anlaşılıyor ama az bekleteceğiz işte.

Ofiste Fantazi

Adından da anlaşılacağı üzere kısa bir ofis macerası ile karşı karşıyayız yine. Bayan Conner ve Bayan Grace arasında geçen öyküde patron olan Bayan Grace, terfi etmek üzere olan Bayan Conner’ın yeteneklerini test etmek için bir görüşme ayarlıyor. Tabi görüşmenin ve test konusunun nerelere varabileceğini siz kısa yoldan anladınız. :)

Garip bir şekilde, mavi ve kahverengi tonlarda hazırlanmış olan çizgi romanın çekiciliği had safhada. Çizimler ile ilgili, yüzleri saymazsak büyük sorunlar yok! Hatta sert hatlarıyla çizimlerin iyi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Tek sorun az önce de söylediğimiz gibi yüz hatlarıyla alakalı. Özensiz ve kalitesiz duruyor ama bu da çizerin kendi tarzı olsa gerek. Zira ilgiliyi yüzlere odaklamak yerine daha aşağılarda olanlara doğru kaydırıyor. Bu açıdan bakıldığında da oldukça başarılı bir çalışma.

Bu tip çizgi romanların kısa ve belirli, basit bir konuyu ele aldığını söylemeden de geçmeyelim. Uzun olmayanları yok mu? Var elbette. Ama geneli böyle kısa öykülerden hatta belirli bir bütünlüğü olmayan, birkaç dakikada gelişen birkaç dakikalık durumları konu olarak alıyor. 

Şu ana kadar yayınladıklarımız içerisinde en uzunların Priya maceraları olduğunun farkındasınızdır ki onlar da ortalama 15 sayfa kadarlar. Konu hakkında bir sürprizimiz var.. Hatta 2 sürpriz.. elimizde yayınlanmayı bekleyen 1 Priya macerası ve çevrilme işi bitmek üzere olan 24 sayfalık ikinci bir çizgi roman bulunmakta.

İyi okumalar!

Ben Vampirim / Çizgi Roman

Yeni bir günde, yeni bir çizgi roman ile karşınızdayız. Öykünün adında vampir olduğuna bakmayın, öyle fantastik ya da korku öğeleri içeren, kan revan içerisinde bir çizgi roman değil. Okurken erotizmi yaşatan, ana fikri ile “hadi ya” dedirten cinsten bir çizgi roman.

Ben Vampirim

Bu macerada devam sayılarının geleceğini umduğumuz Anastasia ile tanışıyoruz. Kendi halinde, genç ve vampir olan Anastasia, kan emiciliğe farklı bir anlam katıyor. Dracula’nın çocuklarından biri olarak, onca yılın katliamını bir kenara bırakmanın zamanı geldi dercesine vampirlik mesleğine çağ atlatıyor.

Kısa bir hikaye olduğu için konusu hakkında söyleyebileceklerimiz sadece bunlar. Malum diğer türlü olunca da tadını kaçırmış oluyoruz. Okuyunca keyif alacağınıza eminiz. Tıpkı daha önce yayınladıklarımızdan aldığınızı düşündüğümüz gibi.

Ben Vampirim’in tanıtımını ya da hakkında söyleyeceklerimizi burada kesip, daha önce de belirttiğimiz ama “hala tık yok” şeklinde özetleyebileceğimiz konuya parmak basalım tekrardan. Desteklerinizi, isteklerinizi, yorumlarınızı bekliyoruz diye daha önceleri de söylemiştik. Hatta bunun için her türlü anonim yolun olduğunu, kendinizi “açık etme” riski olmadan bize yazabileceğinizi anlatmıştık.

Ama sevgili okuyucular… olmuyor böyle… biz söyledikçe sizden hiçbir şey gelmiyor. :) Kendimizi burada yalnız ve boşa kürek çekermiş gibi hissetmeye başladık. Hayır, indirme rakamlarına bakınca bu konuda her geçen gün daha fazla umutlanıyoruz ama ne kadar süre geri dönüş alacağımıza dair en ufak bir fikrimiz de yok!

Bugünlük serzeniş merasimimizi de yaptık, rahatladık. Nasıl olsa kimseden yorum filan gelmiyor diye de epeyce rahat davranabiliyoruz şu aralar. :)

Bir de kısa bir bilgi paylaşımı yapmamız gerekiyor. Eldeki materyalleri çevirme ve düzenleme işi biraz yavaş işlediğinden arada sırada tekleme, günü paylaşım yapmadan boş geçme gibi durumlarımız olabilir. Sakın üstünüze alınmayın, sizin bize ulaşmamanızla alakası yok bunun (lafımızı da çakarız)! Bazen gerçekten günler çok kısa geliyor ve çeviri ya da düzenlemeleri bitirmekte hatta ilerletmekte zorlanabiliyoruz. Konu üzerinde, bizim adımıza anlayışlı davranarak bize olan desteğinizin devam edeceğine, iletişim kurmasanız bile yayınları indirerek bize moral vermeye devam edeceğinize inancımız tam!

İyi okumalar!